İŞ HAYATINDA JENERASYON ADAPTASYONU

Türkiye, dünyada genç nüfusun en fazla olduğu ülkelerden birisi. Dolayısıyla, her geçen gün iş hayatına daha fazla genç katılmakta ve buna bağlı olarak hem yeni bir kan olarak işyerlerine gelen gençler hem de farklı jenerasyonlardan olan mevcut çalışanlar bir araya gelip çalışırken birçok açıdan zorlanmaktalar.

İş hayatına atılan her genç insanın yaşadığı en büyük zorluk, kendisinden farklı jenerasyondan, farklı yaş ve tecrübelerden insanlarla beraber çalışmaya başlaması ve bu ortama hızlıca adapte olması gerekliliği. Düşünün ki, çok değil birkaç ay önce üniversitede sınava giren, kendi yaş grupları ile iletişim kuran gençler bir anda kendilerini iş dünyasında buluyorlar.

Kurumların, gençlerden beklentileri son derece yüksek. Keza gençler de kurumlarından beklentilerini daha ilk günden, iş görüşmelerinde gayet net bir şekilde ortaya koyuyorlar. İşverene net sorular soruyorlar, cevaplarını da net bir şekilde almak istiyorlar. Eğer kafalarındaki sorular netleşmemişse o zaman kurum ne kadar büyük olursa olsun, çalışmayı arzu etmeyebiliyorlar. Bugüne kadar kurum büyüklükleri ve marka değerleri ile gençler için cazibe merkezi olan kurumlar birden gençleri artık cezbedemediklerini görüyorlar ya da ekonomik kriz ve benzeri olumsuz koşullar nedeni ile mecburen çalışmaya başlayan gençlerin ilk fırsatta arkalarına bakmadan gittiklerini görünce çok şaşırıyorlar. 

Büyük bir kurumda çalışmaya başlayan genç bir arkadaşımızın yorumu bunu özetler cinsten: ”2 ay önce finallere giriyordum. Arkadaşlarımla eğleniyordum, geziyordum. Şimdi ise babam yaşında insanlarla toplantı yapıyorum. Katı firma kurallarına uymak zorundayım. Saatler süren toplantılar yapılıyor. Çok sıkılıyorum. Çalışma hayatı dedikleri bu mu? Hayat böyle mi geçecek?”

Kuşkusuz, globalleşen dünyadaki bilgi akışı çok büyük boyutta. Artık herkes her şeyden hemen haberdar oluyor. Dünyadaki değişimler, iş yapış biçimlerinin de değişmesine yol açtı...Buna direnen şirketler ise hem mevcut çalışanları elde tutmada hem de yeni yetenekleri, tecrübeli insanları bünyelerine katmada ciddi zorluklar yaşıyorlar.

Bu zorlukları aşmak için de en azından aşağıdaki sorunların cevaplarını bilmek, mutabık olmak ve insan kaynaklarını bu cevaplara göre şekillendirmek gerekiyor.

• X, Y, Z kuşağı kuşaklarının benzer ve farklılaşan yönleri neler?
• Maksimum performansı elde etmek adına bu üç farklı kuşak hatta bebek patlaması kuşağı ile birlikte dört farklı kuşak beraber uyum içinde nasıl çalışacak?
• Kuşakların motivasyonları neler? Kurum olarak onları nasıl mutlu edip elde tutabiliriz? Nasıl uzun süreli birliktelikler yaratabiliriz?
• Y ve Z kuşağının en büyük beklentilerinden biri olan çalıştıkları kurumun kendilerine yatırım yapması hem mesleki hem de kişisel gelişim eğitimleri ile kendilerini desteklemesi açısından neler yapılmalı?
• Kaygıları, hayalleri neler?

Çalışanlarınız elde tutma gücünüzü arttırmak istiyor ve aklınızdaki sorulara cevap arıyorsanız Life Time Learning olarak sizlerle “Jenerasyon Adaptasyonu” ile ilgili bir workshop yapmaktan büyük mutluluk duyarız 😊

En kısa zamanda haberleşmek dileğiyle,